Fatma bacı kimdir kısaca



Fatma bacı kimdir özet olarak

Dünyanın ilk kadın sivil toplum örgütü Kayseri’de XIII. Yüzyılın ilk yarısında Fatma Bacı kadar kurulan Bacıyan-ı Rum’dur. Yani Rum Bacıları örgütüdür. O tarihlerde Anadolu, İslam dünyasında Rum diyarı olarak adlandırılmaktaydı. Peki bu örgüt kim kadar ne amaçla kurulmuştu?
Bacıyan-ı Rum örgütlenmesini gerçekleştiren Fatma Bacı meşhur mutasavvıf Şeyh Evhadüddin Kirmani’nin kızı ve aynı zamanda Ahilik Teşkilatının kurucusu Ahi Evran’ın (Şeyh Nasırüddin Mahmut) eşidir. Ailesinden dolayı iyi bir eğitime sahip olduğu ortaya çıkmaktadır. Erkek esnaflar aralarında büyük bir esnaf örgütlenmesi yaratıcı Ahi Evran benzer örgütlenmeyi eşi vasıtasıyla kadınlar arasında da yerine getirmek istemiş olabilir. veya Fatma Bacı eşinden esinlenerek kadınların da idareli, kültürel ve askeri olarak toplum hayatında etkin rol üstlenmelerini sağlamaya çalışmıştı.
Bacıyan-ı Rum’un eğitim sistemine bakıldığında;
v Ilk Olarak üyelere yamak, çırak, kalfa ve ressam sıralaması doğrultusunda sıkı bir mesleki uygulamalı eğitim veriliyordu.
v Mesleki eğitimin yanında zaviyelerde dini, ahlaki ve güncel hayatla ilgili bilgilerde verilmekteydi.
v Binicilik, atıcılık gibi eğitimlerde verilerek askeri yetenekte kazandırılırdı. Nitekim Kayseri’nin savunması esnasında Moğollara karşı mücadelede yer almışlardır.
Ahiyan-ı Rum’un sloganı ‘’Eline, diline, beline sahip ol’’ iken, Bacıyan-ı Rum örgütünün sloganı ise ‘’İşine, aşına, eşine sahip ol’’ dur.
Bacıyan-ı Rum üyeleri, Ahi Evran’ın Kayseri’de kurduğu sanayi sitesi içerisinde Debbağlar (dericiler) Çarşısının yanında Külahduzlar (örgücü-dokumacı) çarşısında mesleklerini icra ederek hesaplı hayatın içinde yer almışlardır. Burada dokunan kumaşlar ve halılar ile ülke ihtiyacı karşılandığı gibi hem yurt dışına da ihracat yapılırdı.
Anadolu Selçuklu Devleti hükümdarı Alaaddin Keykubat’ın ölümü Anadolu için güzel günlerin sonu, kötü günlerin ise başlangıcı oldu. Moğolar karşısında 1243 yılında alınan Kösedağ yenilgisi sonrası Anadolu işgal ile karşı karşıya kaldı. Moğollar göre kuşatılan Kayseri ahiler ve Bacıyan-ı Rum mensuplarının yardımı ile uzun süre işgale direndi. İhanet sonucu şehri ele geçiren Moğollar ilk önce ahiler almak üzere halkı kılıçtan geçirdiler. Bir fazla erkek ve kadın ise bunların aralarında Fatma Bacı’da vardı tutsak edildi ve İran’a götürüldü. Fatma Bacı’nın esareti ile bu örgüt dağıldı.
Fatma Bacı 1260’lı yıllarda ama özgür kalarak Anadolu’ya dönebildi. Ama eşi Ahi Evran bir Türkmen ayaklanması esnasında emir Nurettin Caca Bey tarafından katlettirildi. Yaşamını geri kalanını Sulucakarahöyük (bugün oysa Hacıbektaş ilçesi) çevresinde tamamlamış (vefatı yaklaşık olarak 1875) ve yaşadığı süreçte herkesten saygı görmüştür. Fatma Bacı isminin yanına Kadıncık Asıl, Bayan Asıl gibi isimlerle de anılmıştır.
Bacıyan-ı Rum İslami dönemde kadınların geri plana itildiğini iddia edenler çevreler tarafından görmezden gelinmiş, batılı araştırmacılar tarafından ise tarihi kaynakların yazım hatası olduğu iddia edilmiştir. Mesela Alman tahlilci Franz Taeschener edinmek üzere bu ismin Haciyan-ı Rum yani Rum Hacıları olabileceği gibi iddialarda bulunmuşlardır.
Bacıyan-ı Rum’un üstlendiği ve gerçekleştirdiği toplumsal işlevi acaba günümüzün çağdaş dünyasının hangi örgütü yerine getirebiliyor?

 

sizlere www.ensonhukuk.com farkıyla sunulmuştur
Sonraki
« Önceki
Önceki
Sonraki »
Thanks for your comment